Sarhoş gecelerimin bir sabahına yine başımdaki ağrılarla uyandım. Gözümü açtığımda ilk gördüğüm şey duvarda asılı duran saatli maarif takvimi ve üzerindeki cumartesi yazısıydı. Cumartesileri oldum olası sevmem ben. Aslında yalan olmasın çocukken her çocuk gibi severdim bu günü ama büyüdükçe çekilmiyor. Ben böyle bozuk moralle yatakta debelenirken aklıma geldi. Lan bizim evde kimse takvimin yaprağını koparmaz ki dedim. Ne malum bugünün cumartesi olduğu dedim. Sevindim tabii. İnsan bazen böyle basit şeylere sevinebiliyor ya ne garip değil mi? Sevindiğim şeyin basitliğinin bilincinde yine de sevindim. Her şekilde, her şartta sevindim. İnsan sevinmeyince hayat çekilmez oluyor be! Ama aklımda hala bir soru işareti daha vardı: "Ne malumdu bugünün cumartesi olmadığı?" Öyle keriz gibi baştan sevinmiştim. Neyse telefonun takvimine bakayım dedim ve bugünün cumartesi olduğunu gördüm. Ne hazin bir son değil mi? İşte ben yine bir cumartesiye böyle hüzünle başladım. Diyorum ya sevmiyorum şu günü amk!..
Rıdvan Gegen
.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder